Herkese selam. Öncelikle buraya Covid-19 testi için geldiyseniz, kendi test deneyimimden bahsederek başlamak istiyorum.
Covid-19 Testi
Kuveyt’e 22 Ağustos Cumartesi sabahı saat 04:35’te varacaktım. Kuveyt Covid testinin geçerlilik süresini 72 saat olarak belirliyor. Bu yüzden de testi en erken Çarşamba günü yaptırabilirdim. Test için ilk seçeneğim Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ydi. 18 Ağustos Salı günü öğleden sonra DEÜ Hastanesine gittiğimde bana günde sadece 25 test yaptıklarını ve test yaptırmak istediğim zaman sabah erken saatte (sabah 7:00 civarında) oraya gidip 25 kişilik listeye girmeye çalışmamı tavsiye ettiler. Bunun üzerine bir de Poligon’da bulunan İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü Ek Binası’na gittik. Burada da bize testlerin her gün saat 15:00’te başladığını ve yine biraz erken gelip isim listesine adımızı yazdırmamızı söylediler. 25 kişi sınırlaması olmaması nedeniyle testi Halk Sağlığı Müdürlüğü’nde yapmaya karar verip oradan ayrıldık.
Test için 19 Ağustos 2020 Çarşamba günü saat 14:15’te oradaydık. Listeye adımı yazdıktan sonra da test ücretini (250TL) orada bulunan Halkbank ATM’sinden kartsız işlem yaparak havale ettim. Sanırım test ücretleri önceden testi nerede yaptıracağınızdan bağımsız olarak Halkbank şubelerine yatırılıyormuş. Ancak bu uygulama geçen hafta değişmiş. Mesela DEÜ Hastanesi’nde de bana test ücretinin orada bulunan vezneye yapılacağı söylenmişti. Bunu test yaptıracağınız kurumda tekrar teyit etmekte fayda var. Testlerin yapılması, isim listesine yazılan sıraya göre yapıldı. Ben testimi yaptırıp sürüntü örneğimi verdiğimde saat 15:20 civarıydı. Yani aşağı yukarı 1 saatte işimiz bitmişti.
Test sonuçlarına yaklaşık 24 saat sonra e-nabız’dan ulaşabileceğimiz söylendi. Ancak Cuma sabah olduğunda (yani 36 saatten fazla geçmesine rağmen) ben test sonucumu göremedim. Bunun üzerine testi yaptırdığım binaya gidip testin çıktısını almak zorunda kaldım. Neyse ki test sonucunu İngilizce olarak da veriyorlar ve çeviriyle uğraşmak zorunda kalmadım. Bu arada, gerek test aşamasında gerek de test sonrasında Halk Sağlığı Müdürlüğü çalışanları çok yardımcı oldular. Özellikle test günü (ne yazık ki) adını ve unvanını bilmediğim bir beyefendi bütün herkesin sorularını tek tek, sabırla dinleyip cevapladı.
Test sonucumu aldığımda aslında test sonucunun 20 Ağustos Perşembe günü saat 16:30’da (yani yaklaşık 24 saat sonra) çıktığını gördüm. Ancak teknik bir aksaklık nedeniyle benim sonucum e-nabız’a düşmedi. Kendi seyahat edeceğiniz ülkenin test geçerlilik süresine ve seyahat/varış tarihinize göre kendi test programınızı ayarlamalısınız.
Bu anlattıklarım 17-21 Ağustos haftası için geçerlidir. İlerleyen günlerde güncelliğini kaybedebileceği için kendinizin de test yaptıracağınız zaman bu bilgileri teyit etmenizi tavsiye ederim. Bilmeyenler için, testi yaptırdığım merkezin konumu şurası:
Covid 19 testi kısmı böyleydi.
Tatil Anıları
Kuveyt’te bilmemkaçıncı e-learning bittikten ve notlar duyurulmak üzere teslim edildikten sonra beklenmedik ve ani bir şekilde üniversite yaklaşık 10 günlük bir yıllık izin verdi. Bu o kadar ani oldu ki, iznin duyurulması ve başlangıç tarihi arasında sanırım 2 gün falan vardı. Covid koşullarında seyahat etme konusunda tereddüt ettim ilk başlarda ancak hiç tatil yapmadan 2020-2021 öğretim yılına başlamak da iyi bir fikir değildi. Ayrıca biricik kızımı da 2 aydır görmemiştim. Her zamanki gibi Selin’le durumu değerlendirip İzmir’e gitmeye karar verdim. 1-2 saat içinde biletimi almıştım ve 12 Ağustos günü İzmir’e seyahat edecektim. Bu arada seyahatimi aşagıdaki kılıkta tamamladım:

Tatil aslında iyi başlamadı. Jazeera Airways uçuşu kalkışa saatler kala iptal etti ve bana 2 gün sonrasına bilet vermeye kalktı. 11 Ağustos gecesi Kuveyt’te son saatlerimi Jazeera biletimin parasını geri alıp başka uçuş aramakla geçirdim. Ayrıca sabah beni havaalanına götürmesi için anlaştığım taksici de gelmedi, ancak şanslıydım ve sabahın 5’inde kapıdan geçen bir taksici bulabildim! Neyse ki planladığım tarihte, hiç gün kaybetmeden İzmir’e vardım.
Çarşamba, Perşembe ve Cuma günlerini aile bireyleriyle İzmir’de geçirdikten sonra haftasonu Çeşme’ye geçtik. Çeşme her zamanki gibi çok güzeldi ve Ağustos ayına göre oldukça tenhaydı. Tatili dolu dolu geçirmeye o kadar istekliydim ki sabahın 7’sinde uyanıp Ilıca plajına yürüyüşe giden Selin’e ve sevgili yengem Elvan’a eşlik bile ettim.
Yukarıda bahsettiğim PCR testi için Salı günü Çeşme’den DEÜ hastanesine geçtik. Bu arada DEÜ hastanesi covid kliniğinde karşılaştığım ortam oldukça ürkütücüydü. Her tarafta şeffaf plastik perdeler ve ful koruyucu kıyafetler giymiş doktorlarla ortam tam bir bilim kurgu filmi seti gibiydi. Çarşamba günü test yaptırdıktan sonra Selin’le son bir gün için tekrar Çeşme’ye geçtik ve Çarşamba ve Perşembe gecelerini de orada geçirdik. Tatilin son günleri test sonucunun e-nabızda bir türlü görünmemesi yüzünden biraz stresli geçti ve Cuma sabah Çeşme’den ayrılıp yol üstünde test sonucumu aldıktan sonra yolculuğu beklemek için Karşıyaka’ya geçtik.
Tatil buruk geçti çünkü kısaydı. Yapmak istediğim bir çok şeyi yapamadım. Çok istediğim halde, hem kendimin hem de onların sağlığını düşündüğüm için dostlarımla görüşmedim. Karşıyaka çarşıya çıkmadım, Bostanlı sahile gitmedim, bırakın fotoğraf çekmeyi, yüküm hafif olsun diye valizsiz seyahat ettim ve makinemi yanıma almadım.
Bütün burukluğuna rağmen tatilin iyi yanları da vardı tabii. Kısa da olsa kızım, eşim ve ailemle hasret giderdim (ama yine de doyamadım). Kuveyt’te bulamadığım için bol bol bira ve rakı içtim. Tatilin en tatmin edici kısmı işin gastronomik boyutu ve özellikle Çeşme’de bahçeye yapılan fırında pişen yemeklerdi sanırım (ama yine de Çeşme’de kumru yiyecek bir fırsat bulamadık). Bir dahaki sefere fırında neler yapabiliriz diye şimdiden düşünmeye başladık!
Ne kadar kısa da olsa tatil tatildir. Şimdi düşünüyorum da, Selin’le İnönü Caddesi’nde trafikte geçirdiğimiz vakit bile çok kıymetliymiş. İnsanın bunaltıcı iş ortamından uzaklaşıp kendini yenilemesi önemli.
Kuveyt’e giriş yaptıktan sonra 14 gün boyunca zorunlu karantinadayım. Burada Sağlık Bakanlığı telefona kurulan bir uygulama ile karantinayı ihlal edip etmediğinizi takip ediyor. Belirli aralıklarla telefona bir bildirim geliyor ve belirli bir süre içinde uygulamayı kullanıp bir selfie çekiyorsunuz. Sanırım uygulama konum bilgisine de ulaşıp sizin karantina için belirttiğiniz adreste olup olmadığınızı takip ediyor. Hayatımda hiç bu kadar selfie çekmemiştim.
Kuveyt’e döner dönmez işlere kaldığım yerden devam ediyorum. Şimdi önümüzde yine, yeni, yeniden Calculus II anlatacağım bir e-learning ve bir an önce bitmesi gereken, yılan hikayesine dönmüş bir makale var.